Samatya'da enfes bir balık ziyafeti yapıp sonrasında da yürüme mesafesindeki bu harika camiyi ve içindeki onlarca türbeyi ziyaret edebilirsiniz.
Sümbül Efendi Camii diye tanınan mabedin aslı, (Moni Tu hagiu en te
krisi) adıyla Bizanslılara hristiyanlığı kabul ettiren havarilerden Hagiu
Andria ya ithafen inşa ettirilmiş bir manastırdır. Manastır Basil I. ve Mikhail
VIII. Zamanlarında tamir görmüş ve 1284 yılında Mikhail VIII. in yeğeni
Teoddora tarafından Manastır arazisi üzerine Aya Andrea kilisesi
yaptırılmıştır. İstanbul un fethinden sonra bakımsız ve harap halinde olan
kilise, II. Bayezid in vezir-i azamı Koca Mustafa Paşa tarafından 895/1489
tarihinde camiye çevrilmiş medrese, hankan, imaret, hamam ve çeşme
yaptırılmıştır.
Mabedin kubbesi dört
sütun ve fil ayağına istinad etmektedir. Mabed camiye tahvil edildiğinde
batıdaki giriş kapatılmış ve bugün son cemaat yerine açılan kapılardan önce
sağdaki kapı sonra soldaki kapı açılmıştır. Sağdaki kapı üzerindeki 895/1489
tarihli Arapça kitabe Şeyhul İslam Efdal-zade Seyyid Hamidüddin eseridir.
Kitabede:
İnne fi ahdi devleti
s-Sultan Abduhu sahibu t-teka ve l hayr. Kad bena camian livechillah ve kad
ihtara fihi lit tarih Bayezidü l Muzafferi l-a la Mustafazü l-menakibi l-a la
Halisen la bi sem atin ve riya Mescidi üssise alet tekva. 895 denilmektedir.
Sol taraftaki kapı
üzerindeki kitabe ise II. Bayezid in defterdarı, tarihçi İdris-i Bitlisi
nindir. Kitabede:
Hazihi buk atun
mubareketun ruttibetfi zılali Sultan Bayezid efada merhemeten kad benaha
veziruhu sıdkan Mustafa l-hulki asafen ruteben Hatifu sah fi müverrihiha
Ussiset husnuhu mebanika Rabbi avsıl savabe baniha Lem tecid rütbeten tedaniha
Eşhuru l-lafzati maaniha Küllu kasın biha ve daniha Ma raa d-dehru kad saniha
denilmektedir.
Ekmekçi-zade Ahmed
Paşa (v.1026/ M.1617) ise caminin sağ tarafına cami büyüklüğünde bir bölüm
ilave etmiş ve minare ortada kalmıştı. Şimdi bu bölüm bulunmamaktadır. Caminin
son cemaat yeri de Şeyhul İslam Veliyüddin Efendi tarafından inşa
ettirilmiştir. Veliyüddin Efendi bundan başka caminin batı tarafındaki kapının
sağ tarafında muvakkithane ile caminin sol tarafında türbeyi yaptırmıştır.
Şeyhul İslamın kendisi için yaptırdığı bu türbede kızı Safiye hanım
yatmaktadır.
Caminin son cemaat
yerinin önünde birisi Sultan II. Mahmud ye diğeri Sultan Mecide ait iki kitabe
bulunmaktadır. Sultan II.Mahmud, Sümbül Efendi Türbesi ve diğer türbelerle
Hz.Hüseyin in Sükeyne(Sakine) ve Fatıma adındaki iki kızının kabirleri olduğu
ve Hz.Cabir (R.A) tarafından gömülerek başına dikildiği iddia edilen servi
ağacının dibindeki kabirleri tamir ettirmiş, türbelere kitabeler koydurmuş ,
servi dibindeki iki mezar üzerine tunç şebekeden açık bir türbe yaptırmıştır.
Son cemaat yerinin önündeki iki kitabe ile türbelerdeki kitabeler, hattat
Yesari-zade Mustafa İzzet Efendi tarafından kaleme alınmıştır.
Kerbela savaşından
sonra esir pazarla rında satılarak Bizansa gelen ve İslam büyüklerinin kızları
olduğu anlaşılarak buradaki mezara konulan ve Bizans imparatorunun kızı
Katerina ile birlikte kalan ve sonradan onları Hıristiyan yapmaya çalışırken
kendinin Müslüman olduğu ve ölümünde manastırın yanına defnedildiği iddia
edilen ve bugün caminin önünde bulunan Sarı Katerina kabri hakkında
söylenenlere dair muteber kaynaklarda bilgi bulunmamaktadır.İstanbul camilerini
yazan Hüseyin Ayvansarayın Hadikatül-cevami adlı eserinde de Sümbül Efendi
camiinde ve türbelerinde bahsedildiği halde iki sultan kabri ile Sarı Katerina
ve servide asılı bulunan ve daha sonra İstanbul İnkılab Müzesine kaldırılan
zincirden bahsedilmemektedir.
Diğer taraftan Kerbela
faciasından sonra Hz.Hüseyin ailesinin Şama getirildiği halife Yezid bin
Muaviyenin huzuruna çıkarıldığı ve onun da çok üzülerek buna sebep olanlara
lanet ederek ağladığı Hz.Hüseyin in ailesini Zeynel-Abidin hazretleriyle
birlikte sarayında hususi bir daireye yerleştirdiği ve daha sonra da yol
ihtiyaçlarını karşılayarak askerlerin himayesinde Medineye gönderdiği muteber
tarih kitaplarımızda yazılıdır. Binaenaleyh Ehl-i Beytten olan bu iki hanım
kızın esir pazarlarında satılarak Bizansa kadar geldiği iddiasının doğru olması
düşünülemez. Bu, her müslümanı dilhun eden Kerbela faciasıyla müslümanlar
arasındaki infıradı körükleyen bazı grupların ortaya attıkları bir iddia
olmalıdır.
Sümbül Efendi
Manzumesi içinde bulunan ve 14 odadan meydana gelen Koca Mustafa Paşa Medresesi
caminin batı tarafında yer almakta ve Kuran kursu olarak kullanılmaktadır.
Kaynaklarda 40 hücreli
olduğu mukayyed olan tekke nin ise bugün bir kısmı camiin doğu girişi sağında
ahşap binalar olarak durmaktadır. Doğudan batıya doğru avluyu haleleyen
hücreler de kısmen durmaktadır.
İmaret kısmı ise
yıkılmış olup bugün yerinde kız Kuran kursu bulunmaktadır. Caminin avlusunda
Sümbül Efendi Türbesi, yanında Şeyh Yakub Efendi Türbesi, şadırvandan Şekerciler
kapısına doğru giderken sağda Şeyh Adli Hasan Efendi Türbesi, yanında Şeyh
Seyyid Mehmed Nureddin Türbesi , onun yanında Şeyh El-Hac Seyyid Mehmed Haşim
Türbesi bulunmaktadır. Sümbül Efendi ve Şeyh Yakub Efendi Türbeleri arkasında
bugünkü kız Kuran Kursu avlusunda sandukası kaldırılmış, etraf duvarları tahrib
olmuş ve ahşaptan gayet müzeyyen tavanı duran türbenin, Sümbül Efendinin Şeyhi
Cemaleddin Halvetinin kızı ve Sümbül Efendinin hanımı Safiyye Hanıma ait olduğu
tahmin edilmektedir.
Caminin avlusunda Hacı
Beşir Ağanın H.1150/M.1737 tarihli sütun şeklinde halen akan çeşmesi
bulunmaktadır. Aynı şekilde kuşlar için mermerden yapılmış bir kuş sulağı
tarihi servi ağacının dibinde bulunmaktadır.
Kaynak:
Kaynak:
Sümbül Efendi Camii İletişim
Adres:
Sümbül Efendi Mah. Koca Mustafa Paşa
Medresesi Sok. No:1
Fatih
İSTANBUL
34107
Telefon:
0212 587 00 24 0212 587 00 24
Cep Telefonu:
0546 587 00 24 0546 587 00 24
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder