İstanbul'un tarihinde ilk kez Bizans limanlarından birinde arkeolojik kazı yapılıyordu. Toplam 58.000 m2 nin üzerindeki kazı alanında ilk olarak Osmanlı izlerine rastlandı. Ardından günümüz deniz seviyesinden sadece 1 metre aşağıda Konstantinopolis'in en önemli ve antik dünyanın bilinen en büyük limanlarından birine, Theodosius Limanına ulaşıldı.
2005 yılında ise beklenmedik bir buluntuya, bir gemi batığına rastlandı. Araştırma alanı genişletilirken bugüne kadar 5. ve 11. yüzyıllar arasına tarihlenen toplam 37 gemi gün ışığına çıkarıldı. Buluntular arasında çok iyi korunmuş büyük ve küçük ticari gemiler ile ilk kez rastlanan Orta ve Geç Bizans dönemine ait kürekli gemiler (kadırgalar) yer alıyor. Yenikapı batıkları bugün toplu olarak ele geçmiş en büyük tekne koleksiyonunu oluşturuyor.
Deniz seviyesinin 6,3 m. altında ise başka bir sürpriz buluntuya rastlandı: İstanbul'un en eski yerleşik topluluğu. Günümüzden 8000 yıl öncesine tarihlenen bu Neolitik yerleşim, İstanbul'un tarih yazımını değiştirecek nitelikteydi.
Kesintisiz devam eden kazılar onuncu yılına girerken artık bu kente dair birçok yeni bilgiye sahibiz."Saklı Limandan Hikayeler: Yenikapı'nın Batıkları"sergisi halen gün ışığına çıkartılmakta olan arkeolojik buluntuların ziyaretçilerle buluşmasını sağlamak ve İstanbul'un tarihini daha iyi anlatabilmeyi amaçlamaktadır.
Bunlar topladığım bilgiler, şahsen ben sergiyi yeterli bulmadım. Sadece yazılardan ibaret gibi, eserler çok az. Çıkan eserleri nereye koydular, şu an nerede şahsen merak ettim.
Çanaklar, çömlekler... Koskoca limanda sadece çanak çömlek mi varmış sorusunu sordurttu bana..
Yazılar, görseller var, fakat gerçekleri nerede?
Yüzlerce tekne kalıntısını acaba nereye koydular?
Şanslı bir ülkeyiz, tarihin üzerinden geçiyoruz her gün.
İşte benim bu sergide en sevdiğim parça 1000 yıl öncesinden bir İstanbul'lu, şehirdaşımız.
İstanbul Arkeoloji Muzesi ' nde Rawenna Mozaikleri ' ni de görebilirsiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder